NAMAZIN MEYVESİ HURRİYETTİR
AKLINI KULLANMAYIP ALLAH-Ü TEÂLA’YA İMAN NİMETİNE SAHİP OLMAYANLARIN ÜZERİNE -YİNE ALLAH-Ü TEÂLA- PİSLİK YAĞDIRIR --- CİMRİ
DE OLMA! SAVURGAN DA OLMA! ---
﷽
﴿
وَمَا كَانَ لِنَفْسٍ اَنْ تُؤْمِنَ اِلَّا بِإِذْنِ اللّٰهِۜ وَيَجْعَلُ الرِّجْسَ
عَلَى الَّذ۪ينَ لَا يَعْقِلُونَ ﴾ [سورة يونس:١٠/١٠٠]
“Allâh’ın izni olmadıkça, hiçbir kimse îmân
edemez. Allâh, azâbı akıllarını
(güzelce) kullanmayanlara verir.”[1]
Ve mâ kâne li nefsin en
tü’mine illâ bi iznillâh-i ve yec’alür ricse alellezîne lâ ye’kılûne.
1.
|
Ve mâ kâne
|
: ve olmadı, olmaz, olamaz
|
2.
|
li nefsin
|
: bir nefs için, bir nefsin
|
3.
|
en tü'mine
|
: mü'min olması
|
4.
|
illâ
|
: (ancak) hariç, olmaksızın
|
5.
|
bi izni allâhi
|
: Allâh'ın izni ile
|
6.
|
ve yec'alü
|
: ve kılar, yapar, verir
|
7.
|
er ricse
|
: ceza, azap, pislik
|
8.
|
alâ
|
: üzerine
|
9.
|
ellezîne lâ ye'kılûne
|
: akıl etmeyen kimseler
|
﷽
﴿
وَلَا تَجْعَلْ يَدَكَ مَغْلُولَةً اِلٰٓى عُنُقِكَ وَلَا تَبْسُطْهَا كُلَّ
الْبَسْطِ فَتَقْعُدَ مَلُومًا مَحْسُورًا ﴾ [سورة الإسرآء:١٧/٢٩]
“Eli
sıkı olma, büsbütün eli açık da olma. Sonra kınanır ve çâresiz kalırsın.”[2]
Ve lâ tec’al yedeke
maglûleten ilâ ‘unügıke ve lâ tebsüthâ küllel bestı fe tek’ude melûmen mehsûran.
1.
|
ve lâ tec'al
|
: ve kılma, yapma
|
2.
|
yede-ke maglûleten
|
: elini bağlamış
|
3.
|
ilâ ‘unügıke
|
: boynuna
|
4.
|
ve lâ tebsüthâ
|
: ve tutma, onu fazla harcama
|
5.
|
külle el bestı
|
: büsbütün açma, hepsini açıp saçma
(israf etme)
|
6.
|
fe
|
: böylece, sonra, o zaman, aksi halde
|
7.
|
tek'ude
|
: kalırsın
|
8.
|
melûmen
|
: kınanmış
|
9.
|
mehsûran
|
: malı tükenmiş
|
Diyanet
İşleri (eski): “Elini boynuna
bağlayıp cimri kesilme, büsbütün de açıp tutumsuz olma, yoksa pişman olur,
açıkta kalırsın.”
Ali
Fikri Yavuz: “Elini boynuna
bağlı kılma (cimri olma) ve büsbütün de onu açıp israf etme ki, sonra kınanmış
olursun ve eli boş açıkta kalırsın.”
Kapitalizm
daha çok üretim için fertten daha çok tüketim ister. Bu yüzden medya tüketimi
cazip hale getiren reklamlarla doludur.
İSLAM ise, aşırı
tüketimin hızını "İSRAF" silahıyla
keser.
İnfak,
zekât, sadaka gibi kavramlarla ekonomiye can verir, üretimin önündeki engelleri
kaldırır. (İhsan ŞENOCAK.)
[1] Yunus Suresi,
10/100.
[2] İsrâ’ Suresi, 17/29.
(Bu ayet genellikle kelime-kelime, “Elini boynuna bağlama, onu
büsbütün de açma” şeklinde tercüme edilmektedir. “Elini boynuna
bağlamak” ve “Elini büsbütün açmak” Arap dilinde “cimrilik etmek”
ve “müsrif olmak” anlamlarında birer deyimdir. Biz âyeti,
kelime-kelime tercüme yerine, dilimizde bu anlamları ifade eden iki deyim ile
tercüme etmeyi tercih ettik.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder