12 Nisan 2012 Perşembe

KELÂM-Ü KADÎM’İN ARAPÇA HATİM DUÂSI

KELÂM-Ü KADÎM’İN ARAPÇA HATİM DUÂSI
أَلْحَمْدُ لِلَّٰهِ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ ﴿﴾ وَالْعَاقِبَةُ لِلْمُتَّق۪ينَ ﴿﴾ وَلَا عُدْوَانَ إِلَّا عَلَي الظَّالِم۪ينَ ﴿﴾ وَالصَّلٰاةُ وَالسَّلٰامُ عَلٰى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ وَأٰلِه۪ وَصَحْبِه۪ٓ أَجْمَع۪ينَ ﴿﴾ أَللَّٰهُمَّ رَبَّـنَا يَا رَبَّـنَا تَقَبَّلْ مِنَّا إِنَّكَ أَنْتَ السَّم۪يعُ الْعَل۪يمُ ﴿﴾ وَتُبْ عَلَيْنَا يَا مَوْلَنَآ إِنَّكَ أَنْتَ التَّــوَّابُ الرَّح۪يمُ ﴿﴾ وَاهْدِنَا وَوَفِّقْنَآ إِلَى الْحَقِّ وَإِلٰى طَر۪يقٍ مُسْتَق۪يمٍ ﴿﴾ بِـبَرَكَةِ الْقُرْأٰنِ الْعَظ۪يمِ ﴿﴾ وَبِحُرْمَةِ مَنْ أَرْسَلْتَهُ رَحْمَةً لِلْعَالَم۪ينَ ﴿﴾ وَاعْفُ عَنَّا يَا كَر۪يمُ ﴿﴾ وَاعْفُ عَنَّا يَا رَح۪يمُ ﴿﴾ وَاغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا بِفَضْلِكَ وَجُودِكَ وَكَرَمِكَ يَآأَكْرَمَ الْاَكْرَم۪ينَ ﴿﴾ أَللَّٰهُمَّ زَيِّنَّا بِز۪ينَةِ الْقُرْأٰنِ ﴿﴾ وَأَكْرِمْنَا بِكَرَامَةِ الْقُرْأٰنِ ﴿﴾ وَشَرِّفْنَا بِشَرَافَةِ الْقُرْأٰنِ ﴿﴾ وَأَلْبِسْنَا بِخِلْعَةِ الْقُرْأٰنِ ﴿﴾ وَأَدْخِلْنَا الْجَنَّةَ بِشَفَاعَةِ الْقُرْأٰنِ ﴿﴾ وَعَافِنَا مِنْ كُلِّ بَلٰٓاءِ الدُّنْيَا وَعَذَابِ الْاٰخِرَةِ بِحُرْمَةِ الْقُرْأٰنِ ﴿﴾ وَارْحَمْ جَم۪يعَ أُمَّةِ مُحَمَّدٍ يَا رَح۪يمُ يَا رَحْمٰنُ ﴿﴾ أَللَّٰهُمَّ اجْعَلِ الْقُرْأٰنِ لَنَا فِي الدُّنْيَا قَر۪ينًا ﴿﴾ وَفِي الْقَبْرِ مُونِسًا ﴿﴾ وَفِي الْقِيَامَةِ شَف۪يعًا ﴿﴾  وَعَلَى الصِّرَاطِ نُورًا ﴿﴾ وَفِي الْجَنَّةِ رَف۪يقًا ﴿﴾ وَمِنَ النَّارِ سِتْرًا وَحِجَابًا ﴿﴾  وَإِلىَ الْخَيْرَاتِ كُلِّهَا دَل۪يلًا وَإِمَامًا ﴿﴾ بِفَضْلِكَ وَجُودِكَ وَكَرَمِكَ يَآ أَكْرَمَ الْاَكْرَم۪ينَ وَيَآ أَرْحَمَ الرَّاحِم۪ينَ. أَللَّٰهُمَّ اهْدِنَا بِهِدَايَةِ الْقُرْأٰنِ ﴿﴾ وَنَجِّنَا مِنَ النّ۪يرَانِ بِكَرَامَةِ الْقُرْأٰنِ ﴿﴾ وَارْفَعْ دَرَجَاتِنَا بِفَض۪يلَةِ الْقُرْأٰنِ ﴿﴾ وَكَفِّرْ عَنَّا سَيِّأٰتِنَا بِتِلٰاوَةِ الْقُرْأٰنِ ﴿﴾ يَا ذَا الْفَضْلِ وَالْاِحْسَانِ ﴿﴾ أَللَّٰهُمَّ طَهِّرْ قُلوُبَنَا ﴿﴾ وَاسْتُرْ عُيوُبَنَا ﴿﴾ وَاشْفِ مَرْضَانَا ﴿﴾ وَاقْضِ دُيُونَنَا ﴿﴾ وَارْفَعْ دَرَجَاتِنَا ﴿﴾ وَارْحَمْ أٰ بَآءَنَا ﴿﴾ وَاغْفِرْ أُمَّهَاتِنَا ﴿﴾ وَأَصْلِحْ د۪ينَنَا وَدُنْيَانَا ﴿﴾ وَشَتِّتْ شَمْلَ أَعْدَآئِنَا ﴿﴾ وَاحْفَظْ أَهْلَنَا وَأَمْوَالَنَا وَبِلَادَنَا مِنْ جِم۪يعِ الْاٰفَاتِ وَالْاَمْرَاضِ وَالْبَلَايَا ﴿﴾ وَثَـبِّتْ أَقْدَامَنَا وَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِر۪ينَ ﴿﴾ بِحُرْمَةِ الْقُرْأٰنِ الْعِظ۪يمِ ﴿﴾
أَللَّٰهُمَّ بَلِّغْ -أَوْصِلِ- ثَـوَابَ مَا قَرَأْنَاهُ ، وَنُورَ مَا تَلَوْنَاهُ ، إِلٰى رُوحِ سَيِّدِنَا وَنَبِيِّنَا مُحَمَّدٍ صَلَّى اللّٰهُ تَعَالٰى عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ﴿﴾ وَإِلٰٓى أَرْوَاحِ جَم۪يعِ الْاَنْبِيَآءِ وَالْمُرْسَل۪ينَ ، صَلَوَاتُ اللّٰهِ وَسَلٰامُهُ عَلَيْهِمْ أَجْمَع۪ينَ ﴿﴾
وَإِلٰٓى أَرْوَاحِأٰلِه۪، وَأَوْلٰادِه۪ ، وَأَزْوَاجِه۪، وَأَصْحَابِه۪، أَتْبَاعِه۪، وَجَم۪يعِ ذُرِّيَّاتِه۪ ﴿﴾ رِضْوَانُ اللّٰهِ تَعَالٰى عَلَيْهِمْ أَجْمَع۪ينَ ﴿﴾ وَإِلٰٓى أَرْوَاحِ أٰبَآئِنَا، وَأُمَّهَاتِنَا، وَإِخْوَانِنَا وَأَخَوَاتِنَا، وَأَوْلَادِنَا، وَأَقْرِبَآئِنَا،   وَأَحِبَّآئِنَا،  وَأَصْدِقَآئِنَا، وَأَسَات۪يذِنَا، وَمَشَايِخِنَا، وَلِمَنْ كَانَ لَهُ حَقٌّ عَلَيْنَا ﴿﴾  وَإِلٰي أَرْوَاحِ جَم۪يعِ الْمُؤْمِن۪ينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ،  وَالْمُسْلِم۪ينَ وَالْمُسْلِمَاتِ،  أَلْاَحْيَآءِ مِنْهُمْ وَالْاَمْوَاتِ ﴿﴾ يَا قَاضِيَ الْحَاجَاتِ وَيَا مُج۪يبَ الدَّعْوَاتِ ﴿﴾ أَللَّٰهُمَّ ﴿ رَبَّنَآ أٰتِنَا فِي الدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِي الْاٰخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ ﴿﴾ رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ. اِسْتَجِبْ دُعَآئَـنَا بِرَحْمَتِكَ يَآأَرْحَمَ الرَّاحِم۪ينَ. وَسَلَامٌ عَلَى الْمُرْسَل۪ينَ ﴿﴾ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ ﴿﴾ اَلْفَاتِحَة.
KUR’ÂN-I ‘AZÎM’IN TÜRKÇE HATİM DUÂSI

Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allâh’a, (iyi) sonuç müttekîlere mahsûstur. Zâlimlerden başkasına husûmet yoktur, Salât-ü selâm, Peygamberimiz Muhammed (aleyhi’s-salât-ü ve’s-selâm)’in, âlinin ve ashâbının üzerine olsun.

Ey Rabbimiz! (Okunan şu hatmi) bizden kabûl buyur. Şüphesiz hakkıyla İşiten, lâyıkıyla bilen sensin.

Ey Mevlâmız! Tevbemizi kabûl eyle, Çünkü tevbeleri en çok kabûl eden ve hakkıyla esirgeyen sensin, yâ Rabbî! Bize hidâyet eyle, hakka ve doğru yola ulaşmaya muvaffâk eyle. Kur’ân-ı Kerîm’in bereketi ve Peygamber (-i âhır zaman) hürmetine (duâmızı kabûl eyle)!

Ey Kerîm ve Rahîm olan (Rabbimiz)! Günâhlarımızı fazlın ve kereminle bağışlayan Allâhımız! Bizi Kur’ân-ın zîneti ile süsle. Kur’ân’ın kerâmetini ikrâm eyle. Kur’ân’ın şerefiyle yücelt, bize Kur’ân-ın hil’atini giydir. Bizi Kur’ân’ın şefâati ile cennetle şereflendir. Dünyânın her belâsından ve âhıret azâblarından Kur’ân-ı Kerîm hürmetine bize âfiyet ihsân eyle.

Ey esirgeyen ve merhamet eden (Rabbimiz)! Muhammed ümmetinin hepsini rahmetine eriştir.

Ey Allâh’ım! Kur’ân’ı bize dünyâda arkadaş, kabirde yoldaş, kıyâmet gününde şefâatçi ve sırat üzerinde bir nûr kıl. Cennete ulaşıncaya kadar refîkimiz; ateşten perde, hayırların tamâmına delîl ve önder kıl.

Ey Kerîm olan (Hâlikımız)! Fazlınla (duâmızı kabûl buyur). Ey Allâh’ım! Bizi Kur’ân-ın önderliği ile hidâyete ulaştır, ateşlerden koru, Kur’ân-ın fazîleti ile, derecelerimizi yücelt, Kur’ân-ın okunması sebebiyle, kusurlarımızı örtüver.

Ey fazl-u ihsân sâhibi bulunan (Allâhım)! Duâmızı kabûl buyur! Yâ Allâh! Kalblerimizi pâk eyle, ayıplarımızı setreyle, hastalarımıza şifâ ver, borçlarımıza ödeme (kolaylığı) ihsân eyle. Yüzlerimizi ak eyle, derecelerimizi yücelt, atalarımıza rahmet, analarımıza mağfiret eyle. Dînimizi ve dünyâmızı ıslâh eyle.

Düşmanlarımızın toparlanmasına perişanlık ver. Ehlimizi, mallarımızı, şehirlerimizi âfetlerden, hastalıklardan ve belâlardan koru. Ayaklarımızı (doğru yolda) sâbit kıl ve inkârcı topluluklara karşı bize yardım eyle. Kur’ân’ı ‘Azîm’in hurmetine dileklerimizi kabûl eyle).

Yâ İlâhî! Okuduğumuz hatmin sevâbını ve nûrunu evvelâ, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafâ (sallellâh-ü aleyh-i ve sellem)’nın rûhuna, bütün enbiyânın rûhlarına eriştiriver. Allâh’ın rahmeti, selâmı ve rızâsı onların tamâmı üzerine ve bu zâtların hânedânı, çocukları, hanımları, ashâbı ve onlara tâbî olanların rûhları ile onların zürriyetlerinin hepsi üzerine olsun.

Bir de babalarımızın, analarımızın, erkek ve kız kardeşlerimizin, evlâdımızın, akrabâmızın, sevdiklerimizin, sâdık dostlarımızın, hocalarımızın ve üstâdlarımızın hocalarının, meşâyihlerimizin, üzerimizde hakları bulunan kimselerin, erkek ve kadın mü’minlerden hayatta olan ve vefât etmiş bulunan kimselerin rûhlarına rahmet ve selâmet ihsân eyle!

Ey hâcetleri edâ, duâları kabûl eden ve esirgeyenlerin en merhametlisi bulunan (Rabbimiz)! Bizim dileklerimizi de kabûl buyur. SELÂM, peygamberler üzerine; HAMD, âlemlerin Rabbi olan Allâh-ü Teâlâ üzerine olsun!.. “EL-FÂTİHAH

BİR BAŞKA HATİM DUÂSI

Yâ Rabbî! Dile getirdiğimiz her türlü eşsiz hamd ve senâ ancak Sana mahsûstur. Bütün salât-ü selâmlar; rahmet ve selâmetlikler, iki cihan güneşi, başlarımızın tâcı Rahmeten lil’âlemîn, Rasûl-i Ekrem ve Nebiyy-i Muhterem Seyyidinâ Ebe’l-Kâsım Muhammed Mustafâ (sallellâh-ü aleyh-i ve sellem) Efendimiz ve O’nun bütün âl ve ashâbına olsun.

“Ol” emriyle; bilinen ve bilinmeyen, görünen ve görünmeyen sayısız âlemleri yaratan; “Yok ol!” emriyle de, her şeyi bir anda yok etme gücüne sâhib olan, âlemlerin Rabbi, Rahmân ve Rahîm olan Yûce Allâh’ım! “Bana duâ edin, duânızı kabûl edeyim” buyurdun. Biz de; huzûruna geldik, boynumuzu büktük, ellerimizi Sana açtık. Seni Rahîm, Gafûr biliyoruz. Rahmet ve Gufrân ism-i şerîfinle tecellî eyle, ellerimizi boş döndürme yâ Rabbî! Kur’ân-ı Kerîm’in bereketi ile ve âlemlere rahmet olarak gönderdiğin sevgili Peygamberimizin hürmeti ile bizleri affeyle, ey Kerîm; bizleri affet yâ Rahîm.

Allâh’ım! Bizleri Kur’ân-ı Kerîm’in zîneti ile süsle. O’nun kerâmeti ile mükerrem eyle ve şerefiyle şereflendir.

Yâ Rabbî! Okuduğumuz hatm-i şerîfi dergâh-ı ulûhıyyetinde kabûl eyle. Kur’ân-ı Kerîm’in her harfi için bizlere sevâb yaz. Okurken yaptığımız hatâları bağışla, tam ve mükemmel okumuş gibi kabûl buyur. Kur’ân-ı Kerîm’i kalblerimize nûr eyle, Cennet yolumuzu aydınlat.

Yâ Rabbî! Biz, ancak Sana ibâdet ve yalnız Sana kulluk ederiz. Ancak, Senin için namaz kılar ve yalnız Sana secde ederiz. Yalnız sana yalvarır, ancak Sana koşar ve Sana yaklaştıracak şeyleri kazanmaya çalışırız. İbâdetlerimizi sevinçle ve arzu ile yaparız. Yasak ettiklerini yapmaz ve azâbından korkarız. Sen’den, bizlere rahmet ve ihsânının bol olmasını dileriz yâ Rahîm.

Allâh’ım! Vermiş olduğun ni’metlerin elimizden çıkmasından, sağlık ve dirliğimizin bozulmasından, beklenmedik felâketlerden ve gazâbının her türlüsünden ancak Sana sığınırız. Biz, âciz kullarının duâlarını kabûl eyle yâ Rabbî!

Yâ Rabbî! Bizleri, Kur’ân’ın hidâyeti ile yola getir. Onun fazîletiyle derecelerimizi yükselt. Kur’ân-ı Kerîm’in tilâvetiyle günâhlarımızı affet.


Ey bağışlaması ve ihsânı sonsuz olan Allâh’ım! Ayıplarımızı ört, kalblerinizi pâk eyle; hastalarımıza şifâ; dertlilerimize devâ, borçlarımıza ödemek kolaylığı ver, Dîn ve dünyâ işlerimizi ıslâh eyle yâ Rabbî!

Ey yerleri ve gökleri yaratan, gizli ve açık her şeyi hakkıyla bilen ve bütün varlıkların biricik sâhibi olan Allâh’ım! Şehâdet ederiz ki, Sen’den başka İlâh yoktur. Bizleri nefsimizin çılgın istek ve arzularından muhâfaza eyle, Şeytan’ın bozguncu telkinlerinden Sana sığınırız. Allâh’ım!

Yâ Rabbî! Bize, küfre açık kapı bırakmayan eksiksiz bir îmânı nasîb eyle. Allâh’ım! Bizi, yolunu şaşıran ve şaşırtanlardan değil, hidâyete eren ve hidâyete eriştiren kullarından eyle.

Ey her şeye Kadir, gönüllere şifâ veren Allâh’ım! Sen’den rahmetini dileriz. Duâmızı kabûl eyle. Yâ Rabb! Maksûdumuz Sen’sin. Biz her işimizde Seni, her şeyde Seni kast ederiz. Yalnız Seni isteriz. Bütün isteğimiz de, Senin bizden râzı olmandır. Bizi, sevgili kullarından eyle Allâh’ım!

Yâ Rabbî! Bizleri, İyilik yaptığında sevinen, kötülük yaptığında hemen pişmân olup Sen’den af dileyen seçkin kullarından eyle. Allâh’ım! Bilerek veyâ bilmeyerek işlediğimiz bütün günâhlarımızı bağışla, çok bol olan rahmetini bizlerden esirgeme.

Yâ Rabbî! Bütün işlerimizin sonunu hayreyle; dünyâda rezîl olmaktan, Âhıret’te de azâbından muhâfaza eyle.

Allâh’ım! Bizi dirlik ve doğruluk üzere yaşat, aramızdaki sevgi bağlarını güçlendir, kalblerimizi aynı görüş ve düşünüş halkası içinde birleştir. Dînden, îmândan, doğruluktan, Sana ibâdet ve tâatdan ayırma Yâ Rabbî!

Yâ Rabbî! Bizleri, verdiğin ni’metlere karşı şükür borcunu yerine getiren; ni’metlerin karşısında nankörlük değil, bol bol hamd eden kullarından eyle, üzerimizden ni’metlerini eksiltme, Allâh’ım!

Allâh’ım Son nefeste, ölümün aklı baştan gideren acılarından bizi koru. “Lâ ilâhe illellâh Muhammedür-Rasûlüllâh” Ve “Eşhedü en lâ ilâhe illellâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve Resûlüh” diyerek, rûhumuzu teslîm etmemizi nasîb eyle yâ Rabbî!

Hâsıl olan sevâbı; Hazret-i Âdem’den Hazret-i Fahr-i Âlem Muhammed Mustafâ sallellâhü aleyhi ve sellem’e kadar gelip geçen bütün Peygamberân-ı ı’zâm ve Rusül-i Kirâm aleyhimü’s-salâtü vesselâm hazerâtının ervâh-ı pâk-i tayyibelerine hediyye eyledik, ikrâm eyle yâ Rabbî!

Âl-i Ezvâc-ı Tâhirât, Eshâb-ı Güzîn, Ensâr ve Muhâcirîn, Tâbi’în, Tebe’i-Tâbi’în, Eimme-i Müctehid’in, rızvânüllâhi teâlâ aleyhim ecme’în hazerâtının da ervâh-ı pâk-i tayyibelerine hediyye eyledik. Sen vâsıl eyle yâ Rabbî!

Müfessirîn, muhaddisîn, muhakkikîn, ulemâ-i âmilîn, kurrâ-i kâmilîn, meşâyih-ı vâsılîn, sulehâ-i sâlihîn, eğniyâ-i şâkirîn, fukarâ-i sâbirîn, gurebâ-i müslimîn, hattâtîn, huffâz, tullâb ve cemî-i hamele-i Kur’ân-ı Kerîm nevverallâhü merâkıdehüm ve ce’alel cennete me’vâhüm efendilerimizin de ervâh-ı pâk-i tayyibelerine hediyye eyledik, Sen kabûl eyle yâ Rabbî!

Bütün ehl-i imâm ile Ehlüllâh’ın ve Evliyâüllâh’ın da ervâh-ı pâk-i tayyibelerine hediyye eyledik, Sen vâsıl eyle yâ Rabbî!

Velhâsıl; şu âna kadar dâr-ı Dünyâ’dan dâr-ı Ukbâ’yâ irtihâl ve intikâl eden bütün mü’minîn-i mü’minât; müslimîn-i müslimât, ma’sûmîn-i ma’sûmât, mazlûmîn-i mazlûmât, kâffe-i ehl-i îmânın da rûhlarına hediyye eyledik, Sen kabûl eyle yâ Rabbî!

Cümlemizin kalbine İslâm nûrunu, Kur’ân hidâyetini ver. Cümlemizi İslam’a bağla, bizleri Müslüman olarak yaşat, Müslüman olarak öldür. Bizleri Dünyâ ve Âhıret mutluluğuna erdir. Dünyâ’da mekânsız, Ahiret’de imânsız bırakma yâ Rabbî!

Yâ Rabbî! Habîb’in Muhammed Mustafâ, Kitâb’ların, bütün sevdiklerin yüzü hürmetine, bizleri dergâh-ı bârigâh-ı ulûhiyyetinden boş çevirme, duâlarımızı kabûl eyle, yâ Ğafûr-u yâ Ğaffâr.

Âmin, Âmin, Âmin... Bi hürmeti seyyidi’l-mürselîn ve’l-hamdülillâhi Rabbi’l-Âlemîn.

Sübhâne rabbike rabbi’l-ızzeti ammâ yasıfûn ve selâmün ale’l-mürselîn ve’l-hamdü lillâhi-i Rabbi’l-Âlemîn.

Hayırların fethi, şerlerin def’ı, ehl-i îmânın selâmeti, insanlığın kurtuluşu, memleketimizin her türlü kötülüklerden korunması, Ümmet-i Muhammed’in selâmeti için, el-FÂTİHAH.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder